Sunday, November 4, 2012

Karga ile ilgili atasözleri

Sosyal aglar cikmadan once meshur olan birbirine e-posta forwardlama doneminde kalma , kaynagini bilmedigim ilginc atasozleri toplarmasi :

Karga yavrusuna bakmış, “benim ak-pak evlâdım” demiş.

Alacağına şahin, vereceğine karga.

Karga ne ki kazığı ne ola, pire ne ki büzüğü ne ola.

Karga karganın gözünü oymaz.

Karga, kekliği taklit edeyim demiş; kendi yürüyüşünü şaşırmış.

Karga bülbülü taklit edeyim derken, ötmeyi unutmuş.

Kılavuzu karga olanın burnu boktan kurtulmaz.

Kamaz karganın konacağı yer kazık başıdır.

Besle kargayı oysun gözünü.

Karganın gönlünden şahinlik geçer.

Okumadan molla olan, gagalamayan karga olur.

Karganın kocamışını kim bilir, kişinin gönlündekini kim anlar.

Karga kaza özense bacağı kırılır.

Karga bokunu sicmadan uyanmak

Ölecek karga kırılacak dala konar.

Bir karga ile kış gelmez, gelmiş sayılmaz.

Karga derneği kış deyince dağılır.

Aksak karga önce uçar.

Karga mandayı tevekkeli bitlemez.

Karga tûtî, şap şeker olmaz.

Karga mandayı rahata kavuşsun diye değil, karnını doyursun diye bitler.

Edebi kargadan, adaleti horozdan, sadakati köpekten al.
Read More

daha iyi yaşamanın 6 altın öğüdü


Daha mutlu, daha başarılı olmak, güçlü iletişim becerilerine sahip olmak
kısacası daha iyi yaşamak ister misiniz? İşte size daha iyi yaşamanın 6
altın öğüdü;


1- İnsanlar arasındaki ilişkilerinizde olduğu gibi hayatınızda da "esnek"
olun. İnsanların huyları ve gariplikleri vardır ve içinde bulunulan durumlar
da değişik olabilir. Başarıya ulaşmış bir insan, her ne durum içinde
bulunursa bulunsun uyum göstermeyi bilmeli, ard niyetli olmadan gönlünün içi
"dürüst" olmalı ve kendini daima rahat hissedebilmelidir.Tutamayacağınız
sözleri vermeyin. Size duyulan güvenin artmasını sağlayın.

2- Konuştuğunuz kimselerin adını sık sık tekrarlayın. Bir insanı övmek ve
ona değer vermek, onun en iyi tarafını ortaya çıkarmak demektir. İlişki
kurduğunuz insanın değerini ve özelliklerini bilmek ve ona iltifat etmek çok
önemlidir.

3- Bir tartışmaya herkes kendine göre fikirleri ile katılır: başkalarının
farklı olmalarına izin verin (sizden daha kötü olduklarını düşünmek doğru
değildir). Yapıcı olmayan bir rekabete katılmayın ayrıca alışılagelmiş
bayağı eleştirilerden kaçının: eğer onları düzeltmeye yardımcı
olamıyorsanız, hataları belirtmek ilişkiyi düzeltmez.Yine de yararlı olan
kuşkuya da yer verin: Düşüncelerinizde her zaman ve mutlaka haklı olduğunuzu
sanmak doğru değildir.

4- Başkalarına yardım etmek istediğiniz zaman kendinizi unutun. Herkesi
sorunlarınızla sıkmayın, unutmayin ki onların da sorunları vardır.Bir
satıcının en güzel huyu "dinlemeyi bilmek"tir.

5- Günlerinizin faal olmasını temin edin, ufuklarınızı genişletin, yeni
kişilerle tanışın.İnsanlar pozitif olma eğilimindedir ve ilerlemek isterler.
Aynı yerde durmak imkansızdır, eğer ileriye gidilemezse geriye doğru
gidilecektir.Konuşma tarzınız coşkulu ve her zaman neşeli olarak daima en
iyi yönünüzü göstermeye çalışın.

6- Hayatınız için istediğiniz her şey başkalarını da ilgilendirmelidir. İyi
bir insan ilişkisi size saygı, sevgi ve sempati kazandıracaktır.Eşyalar size
herhangi bir şey kazandırmaz. Bu cümle üzerinde durmanızı isteriz: "İnsan
hiç bir şeye sahip değildir; aldığı herhangi bir nesnenin geçici
bekçisi"dir.
Read More

Kahvesiz hayat gecmez


Bir zamanlar, her seyden surekli sikayet eden; her gun
hayatinin ne
kadar berbat oldugundan yakinan bir kiz vardi.

Hayat, ona gore, cok kotuydu ve surekli savasmaktan,
mucadele
etmekten yorulmustu.

Bir problemi cozer cozmez, bir yenisi cikiyordu
karsisina. Yine kizin
bu yakinmalari karsisinda, meslegi ascilik olan babasi
ona bir
hayat dersi vermeye niyetlendi.

Bir gun onu mutfaga goturdu Uc ayri cezveyi suyla
doldurdu ve atesin
uzerine koydu. Cezvelerdeki sular kaynamaya
baslayinca, bir cezveye
bir patates, digerine bir yumurta, sonuncusuna da
kahve cekirdeklerini
koydu..

Daha sonra kizina tek kelime etmeden, beklemeye
basladi.
Kizi da hicbir sey anlamadi, bu faaliyeti seyrediyor
ve sonunda
karsilasacagi seyi gormeyi bekliyordu. Ama o kadar
sabirsizdi ki,
sizlanmaya ve daha ne kadar bekleyeceklerini sormaya
basladi.
Babasi onun bu israrli sorularina cevap vermedi.
Yirmi dakika sonra, adam, cezvelerin altindaki atesi
kapatti.

Birinci cezveden patatesi cikardi ve bir tabaga koydu.
Ikincisinden yumurtayi cikardi, onu da bir tabaga
koydu.
Daha sonra son cezvedeki kahveyi bir fincana bosaltti.
Kizina donerek
sordu:
Ne goruyorsun ?
Patates, yumurta ve kahve ? diye alayli bir cevap
verdi kizi.
Daha yakindan bak bir de dedi baba, patatese dokun.
Kiz denileni
yapti ve
patatesin yumusamis oldugunu soyledi.
Ayni sekilde, yumurtayi da incele. Kiz, kabugunu
soydugu yumurtanin
katilastigini gordu.
Sonunda kizinin kahveden bir yudum almasini soyledi.
Soylenileni yapan kizin yuzune, kahvenin nefis tadiyla
bir gulumseme
yayildi.
Ama yine de butun bunlardan bir sey anlamamisti:
Butun bunlar ne anlama geliyor baba ?
Babasi, patatesin de, yumurtanin da, kahve
cekirdeklerinin de ayni
sikintiyi yasadiklarini, yani kaynar suyun icinde
kaldiklarini
anlatti.
Ama
her biri bu sikinti karsisinda farkli tepkiler
vermislerdi.
Patates daha once sert, guclu ve tavizsiz gorunurken,
kaynar suyun
icine
girince yumusamis ve gucten dusmustu.
Yumurta ise cok kirilgandi; disindaki ince kabugun
icindeki siviyi
koruyordu. Ama kaynar suda kalinca, yumurtanin ici
sertlesmis
katilasmisti.
Ancak, kahve cekirdekleri bambaskaydi. Kaynar suyun
icinde kalinca,
kendileri degistigi gibi suyu da degistirmislerdi ve
ortaya tamamen
yeni
bir sey cikmisti.
Sen hangisisin? diye sordu kizina. Bir sikinti kapini
caldiginda
nasil
tepki vereceksin?
Patates gibi yumusayip ezilecek misin?
Yumurta gibi kalbini mi katilastiracaksin ?
Yoksa, kahve cekirdekleri gibi, basina gelen her
olayin duygularini
olgunlastirmasina ve hayatina ayri bir tat katmasina
izin mi
vereceksin ?
Read More

Yilin fikrasi


Bu hikaye trakyada geçmis gerçek bir olay;
Yasli bir amca, eseginin üzerinde karayolunda
seyretmektedir.Bunu gören trafik polisleri, amcaya takilmak
isterler ve durdururlar.
Polis: Be amca, necin dakman golani? (Golan: Emniyet kemeri)
Amca: Dakmam be iste!
Polis: E bak gördün mu, simdi ceza keseceyik.
Amca: Kes bakalim ne keseceysan da gidecem, acele isim var.
Polis: Peki amca, cezayi sana mi yazalim yogsam esege mi?
Amca: ???
Polis: Yani cezayi sana yazarsak bes
milyon ödeycen, esege üç milyon ödeycen.
Amca: Bana kes o zaman.
Polis: Neden sana keseyon amca?
Amca: Onun sicili temiz ossun, polis yapcez onu
Read More

Friendship among women


Friendship among women:

A woman doesn't come home at night. The next day she tells her husband
she slept over at a friend's house. The man calls his wife's 10 best
friends. None of them know about it.

Friendship among men:

A man doesn't come home at night. The next day he tells his wife he
slept over at a friend's house. The woman calls her husband's 10 best
friends.
Eight of them say he did sleep over and 2 claim he's still there
Read More

Nazim Hikmet's poem - About Living

Living aint no joke
Live with great seriousness
Like a squirrel,
Without looking for back and forth,
Living with full devotion.


Read More

Bitmeyen isler


Bütün insanlar sizi yanlış tanıdı, bitmeyen işler yüzünden
Siz böyle olsun istemezdiniz,
Bir bakış bile yeterken anlatmaya herşeyi
Kalbinizi dolduran duygular kalbinizde kaldı
Gizli bahçenizde açan çiçekler vardı.
Vermeye az bulduğunuz yahut vakit olmadı
Read More

Azrail Fikrasi


Azrail....

Huzurevinde arka arkaya gelen ölümlerden moralleri bozuk üç arkadaş
aralarında dertleşiyorlarmış..
Biri "Azrail'i kandırmak lazım.." demiş.. Öbürleri nasıl, diye sorunca
tezini açıklamış..
"Bu Azrail can almaya geliyor ya! Onunla göz göze geldiğimizde bebek
taklidi yapalım.. Bunların yaşı küçük, bir yanlışlık olmalı der, çekip gider.."
Yaşlılığa ikinci çocukluk demeleri boşuna değil. Bu çocukça fikir
diğerlerinin de aklına yatmış.. Başlarına kötüsü geldiğinde ne
yapacaklarını birbirlerine belletmişler..
Aradan zaman geçmiş.. Bir gece Azrail, aynı odayı paylaşan üç kafadarı
gece yarısı ziyaret edivermiş..
Orağını yere tak tak tak diye vurduğunda kafadarların üçünün birden
gözleri açılmış..
Bakmışlar ki Azrail hazır.. Birinden birini, belki de üçünü götürecek..
Hemen belirledikleri A plânını uygulamaya geçmişler..
Üçü birden bebek taklidi yapmaya başlamış..
Biri "Aguuu.." sesleri çıkarırken öbürü parmak emiyor, üçüncüsü de
"Mama.. Mama.." sesi çıkarıyor.. Azrail bir süre seyretmiş hallerini.. Sonra
elini gülerek başına vurmaya başlamış:

"HADİ BAKALIM ATTAA :)) "
Read More

Feridüddin-i Attar in Pendname' sinden


Bir ahmak şu dört ayıptan bilinir.
Ahmak olan her defterden silinir.

Kendi ayıbını görmez de,
Başkasında kusur arar.

Kendi yaman cimridir,
Herkesten cömertlik umar.

Güya Hakk?ın yolundadır,
Huyuyla herkesi dağlar.

Sevgi bekler insanlardan,
Halktan bucak bucak kaçar.

Bir şey demem ötekilerine ama
Şu cimrilik hastalığı yok mu ya?

Kepaze eder insanı,
Mezbaha köpeği yapar,
Gelen taşlar, giden taşlar.

Feridüddin-i Attar?ın Pendname?sinden
Read More

ingilizce terimlerin kokenleri


Bir dahaki sefer ellerinizi yikarken suyun sicakligi tam istediginiz
gibi degilse eskiden Ingiltere'de bu islerin nasil yapildigini
dusunun.1500'lerde Ingiltere'de isler soyle yapiliyordu:
Insanlarin cogu Haziran'da evleniyordu cunku senelik banyolarini Mayis
ayinda yapiyorlar, Haziranda hala cok kotu kokmuyorlardi. Ama yinede
kokmaya basladiklari icin gelinler vucutlarindan cikan kokuyu bastirmak
amaciyla ellerinde bir buket cicek tasiyordu.

Banyolar ici sicak suyla doldurulmus buyuk bir ficidan meydana
geliyordu. Evin erkegi temiz suyla yikanma imtiyazina sahipti. Ondan sonra
ogullari ve diger erkekler, daha sonra kadinlar, sonra cocuklar ve en son
olarak ta bebekler ayni suda yikaniyordu. Bu esnada su o kadar kirli
hale geliyordu ki icinde gercekten bir seyleri kaybetmek
mumkundu.Ingilizce'deki banyo suyuyla birlikte bebegi de atmayin! (Don't
throw the baby out with the bath water) deyimi buradan gelmektedir.

Evlerin catilari ust uste yigilmis kamistan yapiliyor, kamislarin
altinda tahta bulunmuyordu. Burasi hayvanlarin isinabilecekleri tek yer
oldugu icin butun kediler, kopekler ve diger kucuk hayvanlar (fareler,
bocekler) catida yatiyordu. Yagmur yagdigi zaman cati kayganlasiyor ve
bazen hayvanlar kayarak catidan asagi dusuyordu.Ingilizce'deki "kedi-kopek
yagiyor" (It's raining cats and dogs) deyimi buradan
gelmektedir.Yukaridan evin icine dusen seyleri engelleyecek hicbir sey
yoktu. Boceklerin ve buna benzer nesnelerin yataklarin icine dusmesi buyuk bir sikinti
olusturuyordu. Etrafinda yuksek direkler ve ustunde ortu bulunan Ingiliz
usulu yataklar buradan gelmektedir.

Zemin toprakti. Sadece zenginlerin zemini topraktan baska bir seyden
yapilmisti. Toprak kadar fakir (dirt poor) tabiri buradan cikmistir.
Zenginlerin ahsaptan yapilmis zeminleri vardi. Bunlar kisin islandigi
zaman kayganlasiyordu. Bunu onlemek icin yere saman (thresh)
seriyorlardi. Kis boyunca saman sermeye devam ediliyordu. Bir zaman
geliyordu ki kapi acilinca saman disariya tasiyordu. Buna mani olmak uzere kapinin
altina bir tahta parcasi konuyordu ki bunun adi "thresh hold" (saman
tutan; Turkcesi "esik") idi.

Yemek pisirme islemi her zaman atesin uzerine asili durumdaki buyuk bir
kazanin icinde yapiliyordu. Her gun ates yakiliyor ve kazana bir seyler
ilave ediliyordu. Cogu zaman sebze yeniyor, et pek bulunmuyordu. Aksam
yahni yenirse artiklar kazanda birakiliyor, gece boyunca soguyan yemek
ertesi gun tekrar isitilarak yenmeye devam ediliyordu. Bazen bu yahni
cok uzun sure kazanda kaliyordu. "Bezelye lapasi sicak bezelye lapasi
soguk, kazandaki bezelye lapasi dokuz gunluk" (peas porridge hot, peas
porridge cold, peas porridge in the pot nine days old) tekerlemesinin
mensei budur.

Bazen domuz eti buluyorlar o zaman cok seviniyorlardi. Eve ziyaretci
gelirse domuz etlerini asarak onlara gosteris yapiyorlardi. Birisinin eve
domuz eti getirmesi zenginlik isaretiydi. Bu etten kucuk bir parca
keserek misafirleriyle oturup paylasiyorlardi. Buna "yag cignemek" (chew
the fat) adi veriliyordu.

Parasi olanlar kalay-kursun alasimindan yapilmis tabaklar
alabiliyordu.Asidi yuksek olan yiyecekler kursunu cozerek yemege
karismasina sebep oluyor, boylece gida zehirlenmelerine ve olume yol
aciyordu. Domatesler buna sik sik sebep oldugu icin bunda sonraki
yaklasik 400 yil boyunca domateslerin zehirli oldugu dusunulmustu.Cogu insanin
kalay-kursun alasimindan yapilmis tabaklari yoktu. Onun yerine tahta
tabaklar kullaniyorlardi. Cogu zaman bu tabaklar bayat ekmekten
yapiliyordu. Ekmekler o kadar bayat ve sertti ki uzun zaman
kullanilabiliyordu. Bunlar hicbir zaman yikanmadigi icin icinde kurtlar
ve kufler olusuyordu. Kurtlu ve kuflu tabaklardan yemek yiyen
insanlarin agizlarinda "tabak agzi" (trench mouth) denen hastalik ortaya
cikiyordu.

Ekmek itibara gore bolusuluyordu. isciler yanik olan alt kabugu,
aile orta kismi, misafirler de ust kabugu alirdi. Bira ve viski icmek
icin kursun kadehler kullaniliyordu. Bu bilesim insanlari bazen birkac
gun suursuz vaziyette tutabiliyordu. Yoldan gecen insanlar bunlarin
oldugunu sanip defnetmek icin hazirlik yapiyordu.Bunlar birkac gun sureyle
mutfak masasinin ustune yatiriliyor,aile etrafina toplanip yiyip-icerek
uyanip uyanmayacagina bakiyordu. Buna "uyanma" nobeti deniyordu.

Ingiltere eski ve kucuk bir yerdi, insanlar olulerini gomecek yer
bulamamaya baslamisti. Bunun icin mezarlari kazip tabutlari cikariyor,
kemikleri bir "kemik evi"ne goturuyor ve mezari yeniden kullaniyorlardi.
Tabutlar acildiginda her 25 tabutun birinde ic tarafta kazinti izleri
oldugu goruldu. Boylece insanlarin diri diri gomuldugu ortaya cikti. Buna
cozum olarak cesetlerin bileklerine bir ip baglayip bu ipi tabuttan
disariya tasiyarak bir cana bagladilar. Bir kisi butun gece boyu
mezarlikta oturup zili dinlerdi. Buna mezarlik nobeti (graveyard shift)
denirdi. Bazilari zil sayesinde kurtulur (saved by the bell) bazilari da "olu
zilci" (deadringer) olurdu.
Read More

W.E.CHANNING


Ufak şeylerden zevk alabilmek;
Lüks yerine zerafet aramak;
Saygı istemek yerine değerli olmak;
Zengin olmak yerine kimseye muhtaç olmamak;
Sıkı çalışmak, sessizce düşünmek ve dürüst konuşmak;
Yıldızları, kuşları, bebekleri ve bilgeleri açık kalple dinlemek;
İşte benim senfonim!

W.E.CHANNING
Read More

Latin sairi Ovidius

Bilir avcının iyisi nerede tuzak
kurulur karacalara
Bilir bilmesine hangi boğazda
vurulur azgın domuz
Kuş kuşlayan bilir dizim dizim
kuşlar nereden gelir.
Bunlar gibi senin de
Bulup çıkarman gerek
kızların kaynağını.
Read More

Edip Cansever


BU GEMi NE ZAMANDIR BURADA

Bu gemi ne zamandir burada
Çoktan bosaltmis yükünü
Gece de olmus, rihtim da bombos
Mavi bir suyun düsünü uyutur bir tayfa
Arkada, güvertede
Ah, neresinden baksam sessizlik gene.

Yürürüm usuldan, girerim bir meyhaneye
içerde üç bes kisi
Yalnizlik üç bes kisi
Bir kadeh raki söylerim kendime
Bir kadeh raki daha söylerim kendime
-Söyle be! ne zamandir burda bu gemi
-Denizin degil hüznün üstünde.

Belki yarin gidecek
Bir ani gelecek bir baska aninin yerine.

insan bazen aglamaz mi bakip bakip kendine.

Read More

Pandora' nin kutusu

Tanrilarin armagani anlamina gelen pandora, ilk kadindir mitolojide. prometheus kardesi epimetheus ile birlikte tanrilardan insanlara vermek icin atesi calinca zeus intikam icin hediye susu altinda pandorayi dunyaya yollar. Zeus pandorayi dunyaya asla acmamasini tembihledigi bir kutu ile yollar. Ancak kusursuz guzellikte bir kadin olan pandora, meragina yenik duser ve kutuyu acar. Bu kutu insanlar icin turlu turlu hastaliklar, kotu duygular ve dusunceler barindirmaktadir.
Read More

Eflatun a sormuslar


Birincisi, insanoglunun sizi en cok sasirtan iki davranisi nedir ?
Eflatun tek tek siralamis,
Cocukluktan sikilirlar ve buyumek icin acele ederler. Ne var ki
cocukluklarini ozlerler.
Para kazanmak icin sagliklarini yitirirler.Ama sagliklarini geri
almak icin de para oderler.
Yarinlarindan endise ederken bugunu unuturlar. Sonucta, ne
bugunu, ne de yarini yasarlar.
Hic olmeyecek gibi yasarlar. Ancak hic yasamamis gibi olurler.
Sira gelmis ikinci soruya;
"Peki siz ne oneriyorsunuz?"
Bilge yine siralamis, Kimseye kendinizi "sevdirmeye" kalkmayin!
Yapilmasi gereken tek sey, sadece kendinizi "sevilmeye"
birakmaktir.
Onemli olan; hayatta,"en cok sey"e sahip olmak" degil, "en az sey"e ihtiyac duymaktir.
Read More

O yuzden Roosevelt demis ki


"Dogru ve iyi olani bilmek ile dogru ve iyi olani yapmak arasindaki en
onemli baglanti, dogru ve iyi olani yapacak bir karaktere sahip olmaktir."
Eger karakter gelismemisse tahsil ise yaramiyor. Unutmayalim; banka
hortumlayanlar, devleti soyanlar, rusvet alanlar, vatani cikar ugruna
satanlar, mac satanlar, sike yapanlar, tesvik verenler; birilerini hakir
gorup asagilamakla yukseleceklerini zannedenler hep tahsilli
bireylerdir...
O yuzden Roosevelt demis ki:
"Bir insani ahlaken egitmeden sadece zihnen egitmek topluma bir bela
kazandirmaktir."

Kaynak : bilinmiyor.
Read More

Hayatiniz, sectiginiz kadindir...

Zevkli bir kadina rastlarsaniz zevkiniz, Bilgili bir kadina rastlarsaniz bilginiz, Zeki bir kadina rastlarsaniz zekaniz gelisir. Hayat kat kattir; Babil'in asma bahceleri gibi teraslar halinde yukselir. Bir terastan bir terasa sizi kadinlar goturur. Ve, bugun durdugunuz teras, seyrettiginiz manzara, gordugunz hayat, yaninizdaki kadinin terasi, manzarasi, hayatidir.... Hayatiniz, sectiginiz kadindir...
Read More

bir umit yasar oguzcan siiri...


ben umitsiz asklar icin yaratilmisim
ayriliklar icin, sonsuz kederler icin
ne zaman ta derinden sevsem birini
ezilmeli yeni acmis gulleri kalbimin
en guclu zehir olmali ask dedigin
alkol gibi damarlarima yurumeli
sarmali her yanimi gece olunca
icimde bir cibancasina buyumeli
insan sevince hergun bir kez olmeli
hergun bir baska yerine saplanmali o kursun
yollara dusmeli, perisan, deli divane
erimeli potasinda o garip var olusun
artik uzak bir anidir huzur ve sukun
o buyuk yangin baslamissa yurekte
bir gun gelir de bu caresizligin
aranir butun tesellisi olmekte
o yerde sevilmek de yalan sevmek de
nereye baksan dizboyu karanlik
bosuna bir isik arama goklerde
her seyinle askin icindesin artik
boyle gitgide derinlere ceker o bataklik
orada olumsuz olur nice kara sevdali

bir umit yasar oguzcan siiri...

Read More

Nietzsche den alinti

Oyle bir hayat yasiyorum ki, cenneti de gordum, cehennemi de oyle bir ask yasadim ki tutkuyu da gordum, pes etmeyi de.bazilari seyrederken hayati en onden,kendime bir sahne buldum oynadim. Oyle bir rol vermisler ki, okudum okudum anlamadim. kendi kendime konustum bazen evimde,hem kizdim hem guldum halime, sonra dedim ki "soz ver kendine" denizleri seviyorsan, dalgalari da seveceksin,sevilmek istiyorsan, once sevmeyi bileceksin, ucmayi seviyorsan, dusmeyi de bileceksin. korkarak yasiyorsan, yalnizca hayati seyredersin. Oyle bir hayat yasadim ki, son yolculuklari erken tanidim oyle cok degerliymis ki zaman, hep acele etmem bundan,anladim...
Read More

Murathan Mungan

Karsimiza erken cikmis insanlari yolun disina surerken; bir gun geri donup, onu deliler gibi arayacagimizi hic hesaba katiyor muyuz? Hayat her zaman comert davranmaz bize.Tersine, cogu kez zalimdir. Her zaman ayni firsatlari sunmaz.Toyluk zamanlarini odetir, hoyratca kullandigimiz arkadasliklarin,eskitmeden yiprattigimiz dostluklarin, savurganca harcadigimiz asklarin hazin hatirasiyla yapayalniz kaliriz bir gun ...
Read More

DIPLOMASIYI OGRENMEMIZ GEREKLI.


DIPLOMASIYI OGRENMEMIZ GEREKLI.
Diplomatin biri fakir bir adama gider ve:
-Oglununun evlenmesini saglayabilirim, der.
Fakir adam yanitlar:
-Asla oglumun hayatina karismam.
-Ama kiz Lord Rothschild'in kizi.
-O zaman baska...
Diplomatin siradaki duragi Lord Rothschild'dir:
-Kiziniz icin bir kismet buldum Lordum.
-Ama benim kizim evlenmek icin cok kucuk. -
Ama bu delikanli halihazirda Dunya Bankasi Baskan Yardimcisi.
-O zaman baska...
Diplomat bu sefer solugu Dunya Bankasi baskaninin yaninda alir:
-Size baskan yardimcisi olarak tavsiye edecegim bir delikanli var.
-Ama benim simdi ihtiyacimdan fazla baskan yardimcim var zaten.
-Ama bu cocuk Lord Rothschild'in damadi.
-O zaman baska...
Read More

Friday, November 2, 2012

Osmanlı hikâyesi


Eski Osmanlı hikâyesidir... Bir delikanlı yanında çalıştığı Paşa'yı korumak için bir adamı öldürmüş... Öldürdüğü adam da hatırlı çıkmış... Delikanlıyı hapse atmışlar. Yakınları, Paşa'nın konağına gidip yardım istemiş. Ağır ve oturaklı bir adam olan Paşa, "Merak etmesin, onu kurtarmaya çalışıyorum" diye haber yollamış delikanlıya.
Zaman geçmiş. Delikanlıyı mahkemeye çıkarmışlar. Kadı delikanlının idamına karar vermiş. Delikanlı yıkılmış vaziyette mahkemeden çıkarken durumu bir kenardan sessizce izleyen Paşa ile göz göze gelmiş. "Hani beni kurtaracaktın?" diye yalvaran gözlerle bakmış Paşa'ya... Paşa, etrafa çaktırmadan şöyle fısıldamış:
- Bir can için beni mahcup etme evladım...
Read More

швейную игл

"Женщина идет в церковь вместе с мужем каждую неделю, но она всегдауниженный муж засыпает. так что после одной службы она подошла викарияи спросил, что она должна сделать, чтобы остановить его.
Викарий дал ей швейную иглу и сказал: "просто заколоть его с этим, когда онзасыпает"

так что на следующей неделе они ходят в церковь и достаточно верный мужзасыпает. как викарий произнес проповедь, он спросил, "кто является творцом всего?"Женщина ткнул спящего мужа разбудить его, и он кричал от боли "бог !!!!"," да ", сказал викарий.

10 минут спустя, он снова заснул, как викарий попросил аудиторию ", которыйявляется сыном бога?" она ткнул его с иглы, и он вскакивать кричать: "Иисус!" "да" ответили викария

в конце проповеди он снова уснул, и викарий попросил аудиторию ", а чтонакануне сказал Адам после того как она родила ему девяносто девятогоребенка?" и женщина ткнул ее муж проснулся снова, и он кричал на нее ", если вы придерживаетесь, что хуя у меня внутри еще один раз я привязать его пополам и приклейте его себе в задницу!"
Read More

Parrot's joke



Parrot living in pet shop was swearing to same guy everyday who passes by the petshop;
- i will f.ck your wife, i will f.ck your sister... etc
After a while guy lost his patience and took the case the court. Judge condemning the parrot
-why you swear him.
parrot again starts the same
- i will f.ck your wife, i will f.ck your sister... etc
it also outrages the judge;
-if you keep on doing it, I will slaughter you and grill right now
Parrot says sorry and court closed without any criminal sentence
Parrot is sent back to its pet shop. While same guy is passing by, parrot ;
- hey you
-???
- you know what i mean :)

Read More

GSM Fatura Ornegi


Fatura No(Invoice Id) : Ucretlendirme sistemi fatura kesimi sirasinda birlestirdigi fatura bilgilerini veritabaninda tekil fatura no ile saklar, ileri tarihlerde eger abone eskiye donuk fatura isterse tekil fatura no ile yardimiyla veritabanindan arama yapilir.

Fatura Donemi(Bill Period) : Mobile servis saglayicilar abone sayisinin buyuklugune gore birden fatura donemi kullanabilirler. Eger saglayacinin abone sayisi fazla ise ve mevcut ucretlendirme sistemi ay icinde bir kerede tum faturalari uretemiyorsa fatura donemleri 2 veya 3 e bolunebilir. Hatta ucretlendirme sistem mimarisi izin veriyorsa her abone kendi fatura kesim tarihini secebilir. Ornek vermek gerekirse ;

Birinci donem – mevcut icinde bulunulan ayin 15 inden gelecek ayin 14 une kadar. Fatura kesim tarihi 15 i

Ikinci donem - mevcut icinde bulunulan ayin 5 inden gelecek ayin 4 une kadar gibi. Fatura kesim tarihi 5 i

Fatura yukarida ornek verilen donem icin icin uretilir. Eger fatura kesim tarihiniz ayin 15 ise, Ocak ayi icinde alacaginiz fatura Aralik 15 den Ocak 14 gecesine kadar olan donemi kapsar.

Ornek Bill Period 15/12/2012 – 14/1/2013

Musteri No(Account Number) : Ucretlendirme sisteminde bireysel veya kurumsal musterlerin bir ve birden fazla numarasi(MSISDN) olabilir. Her bir gercek ve tuzel kisilik sistemde bir musteri no ile temsil edilir ve birden cok numara icin tek veya ayri ayri fatura cikartilabilir.

Nakli Yekun(Brought Forward) . Fatura doneminin baslangic tarihi itabariyla devir eden toplam borc ve odemeler. Yani 15/12/2012 tarihindeki toplam kredi ve borc miktari. Bu kisimda asagidaki kalemler sayilabilir.

Hesap Ozeti(Account Summary) Mevcut ay icindeki kullanimlar icin asagidaki kalemler icin ucretlendirmeler gruplanabilir.

Aylik Servisler/Ucretler(Monthly Services) : Postpaid abonelikler genelde aylik abonelik/tarife ucreti ile verilir. Bunun disinda aylik servis ucretleri olarak fatura basim/adrese gonderimi, data/fax kullanimi, Data/Ses/SMS paket ve tum katma deger abonelikleri de olabilir. Bu ucretler genelde ileri donuk alinmaktadir(advance rental) yani Mart ayinin abonelik ucreti Nisan faturasinda borc olarak yer almaktadir. Operator opsiyonel olarak ilk ayin faturasinda aylik servisleri kulllanildigi zaman dilimi kadar ucretlendirip yansitabilir. Buna pro rate denmektedir. pro rate uygulanabilir.

Eger abone aylik paketi fatura kesim tarihinde alirsa orn. 14/01 prorate yapilmadan sadece gelecek donemin aylik uyelik ucreti faturaya eklenir.

Ulusarasi Roaming Ucretleri(International Romaing Charges) : Genelde operatorlerin cesitli roaming bolgeleri olur fiyatlandirma ve yonetim kolayligi acisindan ornegin North America, Europe-1, CIS, Asia, Middle East etc. Her bir bolge ye gore Ses, SMS, Data, MMS fiyati farkli olabilir. Abone uluslararasi dolasimda ise aramalarinin yaninda gelen cagrilar icinde ucret oder.

Toplam Cagri Ucretleri(Total Charges) : Bu kisima uluslarasi dolasim harici olan tum kullanimlar yansitilir ;

On-net
Outgoing International Calls;
Outgoing National Calls;
Other incoming :
SMS
GPRS
MMS
Other Services(USSD/WAP Portal Chargeable services, Ring Back Tone)
One time charges

Muhtelif Ucretlendirmeler(Miscellaneous Charges) : Bakiyedeki duzeltmeler veya iptal islemleri bu kisma yansitilir. Eger islem abone hesabina abonenin alacagi olarak yazilacaksa onunde eksi(-) olur.

Minimum odeme tutari(Contract Charges) : Eger toplam cagri ve roaming ucretleri toplami minimum odeme tutarini gecmiyorsa aradaki fark bu fatura kalemine borc olarak yansilacaktir.

Gecikme Faizi ve Borcu(Surcharges) : Onceki aylardan kalan borclara uygulanacak %x lik gecikme faiz borcu mevcut fatura donemine yansitilir.

Indirimler : Operatorun kullanim ve hacim miktarina gore uygulayacagi indirimler.

Vergiler : Eger gercek ve tuzel kisi vergi mukellefi ise, operatorun devlete odemek icin kestigi vergileri masraf olarak dusmek icin bu kalemi kullanabilir. Eger kisi vergi mukellefi degilse, vergi ucretlendirme kalemlerinin icinde olabilir. Ucretlendirme sistemine bagli olarak tanimlanabilir.





Read More

Hot Billing Nedir?

Hot Billing ucretlendirme sistemleri kapsaminda cesitli anlamlara gelebilir. Eger ucretlendirme sistemi(Billing System) SS7 uzerinden anahtarlama sistemi(MSC veya MSS) ile ITU standardi olan CAMEL veya telekom servis/donanim saglayiciya ozel bir protokol uzerinden(orn. Nokia INAP) gercek zamanli haberlesemiyorsa; gercek zamana yakin onodemeli ucretlendirme bu yontem ile yapilir. Anahtarlama elemani tarafindan tum aboneler icin uretilen gelen ve giden cagri bilgi kayitlari(MOC/MTC CDR) cesitli formatlarda uretilir. Bu formatlar servis saglayiciya ozel ikili sistemde kodlanmis(binary), ASCII veya ASN.1 tabanli olabilir. Anahtarlama ve ucretlendirme sistemi arasinda bulunan mediation kutusu bu dosyalari periyodik aralarak alir veya ceker. On odemeli sistem oldugu icin amac burada mumkun oldugunca abone negatif bakiyeye dusmeden cagriyi sonlandirmaktir. O yuzden anahtarlama sisteminden bu dosyalar cok sik araliklarla alinmalidir.

Anahtarlama sistemi kayit dosyalarinin yenilenmesi cok dinamik bir sekilde kontrol etmelidir. Soyle ki anahtarlama sistemi her bir dakika icin yeni bir dosya acmali ve bir onceki dosyayi kapanma tarihi ve zamanina gore isimlendirmelidir. Eger bir dakika icinde dosya buyuklugu izin verilen miktari acarsa bu bir dakika icinde yeni bir dosya yaratilmali ve dosya isminde bolme yapildigi ve kacinci parca oldugu yazilmalidir. Mediation sistemi bu dosyalari duzenli olarak FTP yardimiyla alip ucretlendirme sistemine uygun formata cevirip gonderir.

Mediation, anahtlarlama kutusundan gelene cagri bilgilerini ucretlendirme sistemine ek olarak bilgi deploma sistemi(Datawarehouse) ve cagri kayitlarinin resmi olarak saklandigi veritabanlarina(SORM) istenen formata cevirip gonderir veya veritabanlarina yazar.. Bu kayitlar ucretlendirme sisteminin veritbanina girdikten sonra cagri tipine gore abone hesabina ucretlendirme yapilir. Ucretlendirme sistemi cagrinin gelen/giden olmasina, yapildigi yone zamana yere ve cagrinin suresine gore farkli degerlendirmeler yapip indirimli , vergiden muaf veya ucretsiz olarak bu cagriyi abone bakiyesine kayit edebilir. Eger hesabin islenmesinden sonra bakiye izin verilen negatif degeri geciyorsa , ucretlendirme sistemi provisioning sistemi yardimiyla abone kutugu HLR a emir gondererek abonenin gelen/giden veya sadece giden cagri hakkini kapatabilir. Bu durumda abone sadece gelen –eger ucretsiz ise – cagrilari alabilir.
Read More